332. Nağme: Hazreti Davud ve üç özelliği
Fethullah Gülen Hocaefendi, Sâd Sûresi’nin tefsirinde üzerinde durulan bazı ayet-i kerimeleri hakkında açıklamalarda bulundu.
وَشَدَدْنَا مُلْكَهُ وَآتَيْنَاهُ الْحِكْمَةَ وَفَصْلَ الْخِطَابِ
“Biz onun hakimiyetini güçlendirdik, ona hikmet, nübüvvet, isabetli karar verme ve meramını güzelce ifade etme kabiliyeti verdik.” (Sâd sûresi, 38/20)
Cenâb-ı Hak, Rasûl-ü Ekrem (sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimiz’e,
وَاذْكُرْ عَبْدَنَا دَاوُودَ ذَا اْلأَيْدِ إِنَّهُ أَوَّابٌ إِنَّا سَخَّرْنَا الْجِبَالَ مَعَهُ يُسَبِّحْنَ بِالْعَشِيِّ وَاْلإِشْرَاقِ وَالطَّيْرَ مَحْشُورَةً كُلٌّ لَهُ أَوَّابٌ
“Güçlü kuvvetli bir kulumuz olan Davud’u hatırla. O, yürekten Allah’a dönen biriydi. Doğrusu Biz dağları musahhar kıldık da, onlar akşamleyin ve kuşluk vakti onunla birlikte tesbih eder dururlardı. Kuşlar da toplu hâlde onun tesbihiyle tesbih ediyorlardı.” (Sâd sûresi, 38/17-19)
gibi ifadeleriyle Hazreti Davud’un (alâ seyyidinâ ve aleyhissalatü vesselam) bazı mazhariyetlerini anlattıktan sonra, o yüce peygamberin üç önemli vasıfla daha serfiraz olduğunu hatırlatıyor; onun saltanatla Hakk’a yakınlığı bir arada götürebilmiş olma imtiyazıyla örnek alınması gerektiğini vurguluyor. Bu son üç husus:
1) وَشَدَدْنَا مُلْكَهُ "Mülkünü destekleyip kuvvetlendirdik." sözleriyle ifade edilen belâ, devâhi ve mesâib adına pek çok şeye maruz kalan Hz. Davud’un, bütün bunlardan sıyrılarak ve âdeta saltanata dönüşen o peygamberane iradesinin tahkimi.
2) وَاٰتَيْنَاهُ الْحِكْمَةَ "O’na hikmet de verdik.” beyanıyla anlatılmak istenen, her nebideki nübüvvet hakikatinin önemli bir derinliği diyeceğimiz hikmet nimeti.
3) وَفَصْلَ الْخِطَابِ “Ve fasl-ı hitap da (verdik).” kaydıyla seslendirilen, Hazreti Davud’un konuşma kabiliyetinin mükemmelliği, her meselede maksadı eksiksiz, belâgatli ve düzgün bir şekilde anlatabilme kabiliyeti.
Bu bölüm ilk olarak www.herkul.org'da yayınlandı.
- tarihinde hazırlandı.