"Fethullah Gülen hareketi, ABD'nin Büyük Ortadoğu projesinin taşeronu ve ılımlı İslam projesinin temsilcisidir?" iddiası doğru mudur?
Büyük Ortadoğu Projesi ile Gülen'in ve hareketin şu ana kadar olan fikir dokusu ile olan uyuşmazlığı şu maddeler ile özetlenebilir:
- Proje genel anlamda Ortadoğu'yu parçalamayı, özelde ise bölge ülkeleri ve toplumlarını bazı etnik, mezhepsel ve siyasi kriterlere göre yeniden şekillendirmeyi hedefleyen bir projedir. Ama Gülen hareketinin inanç tabanlı söylemi çatışmadan uzak, en temel manada insan olma ortak paydasında bile buluşabileceği, diyalogdan yana bir söylemdir. Her türlü şiddete karşıdır. Hareket toplumların bütün farklı kısımlarını birleştirmeyi amaçlamıştır ve şimdiye kadar olan bütün aktiviteler (Dinler arası iftarlar, projeler, Abant toplantıları vs) bu perspektife göre dizayn edilmiştir.
- Büyük Ortadoğu Projesi’nin metotları Gülen’in yıllardır dile getirdiği söylemleri ile çatışmaktadır. Kendi ifadesiyle: "...Birileri bu türlü projeleri seslendirirken bölgeyi demokratlaştırma gibi mülahazalara dayanıyorlar... Gerçekten samimiler mi bu mevzuda? 1911'de Bingazi'yi işgal edenlerin başindaki adam da "Sizi medenileştirmeye geldik" diyordu. Şimdilerde dillere pelesenk olan iddia: ‘Bölgeyi demokratlaştırma’... Demokrasiye kimse bir şey demez ve demokrasi sözü hakikaten arkasından gelecek çok şeyleri de mazur gösterecek kadar yumuşatıcı bir ifade. ‘Demokrasi için insan gerçekten bir kısım fedakârlıklara katlanmalı’ bahanesi de tam şeytanca bir mülahaza."
- BOP’a taraf olma düşüncesi bazılarının bu konuda da eleştirdiği Gülen’deki milli değerlerin yüceltilmesi olgusuyla da bağdaşmamaktadır. Ya da onun ifadesiyle: "Türk milleti şerefli bir millettir. Ben hiçbir zaman, benim için bir kısım hayırlar vaat etse bile, o bölgede başkalarının emellerine hizmet etme istikametinde figüre edilme aşağılığına rıza gösteremem. Benim şanlı bir geçmişim var. Necip bir soyum, sağlam bir köküm var. Bu gün fakir isem de, Allahın izniyle genç nesillerle, aktif dimağlarla, bir kere düşmekle on türlü kalkmasını öğrenmiş, alternatif doğrulma ve kalkma yolları geliştirmiş bir millet olarak, er-geç devletler muvazenesinde yerimizi alacağımıza inancım tamdır. Dolayısıyla figüre edilmek onuruma dokunur benim. Alet olamayız, olmamalıyız biz. Hatta çok isabetli ve bize hazineler getirecek bile olsa, şu bozuk ekonomimizi çok iyi bir duruma getirecek bile olsa, bence ulu-orta bir oyunun içine işin yarısından ve figüre edilebilecek bir şekilde girmek doğru değildir. Bazıları, bizim başka devletlerle stratejik ortaklığımız olduğunu ve bu projenin de ortaklık gereği desteklenmesinin lazım geldiğini söyleyebilir. Oysa stratejik ortaklık birileri tarafından planlanan bir şeyi uygulamada onlara iştirak etme demek değildir ki! O projenin hazırlanmasında bizim fikirlerimize neden müracaat edilmedi?"
- Gülen’in moderniteye açık oluşu, demokrasi ve insan hak ve özgürlüklerinin geliştirilmesi gibi kavramları desteklemesi gibi bazı görüşleri (görünüşte de olsa) BOP’la veya başka ülkelerin başka politikalarıyla örtüşebilir. Bu fikirler evrensel uygulama alanına sahip fikirler olduğundan bunların o ülkelerin projesi olduğu şeklinde yorumlanamayacak fikirlerdir. Hatta hareketi değerlendiren bir gazetecinin dediği "Gönül ister ki, tüm ülkelerin politik yaklaşımları Gülen’in savunduğu değerlere samimiyetle bağlı olsun."
- tarihinde hazırlandı.