Nefs-i Mutmainne Makamının En Önemli Özelliği
Evet, bu makam aynı zamanda; "seyr maallah" makamı olması itibarıyla, hususî bazı vâridleri de vardır ve bazen de bu vâridler ifade yetersizliğinden "hulûl" ve "ittihad"a çekilebilecek biçimde seslendirilebilir. İşte böyle bir durumda sâlik, tam kazanma kuşağının zirvelerinde iken kaybetme çukurlarına yuvarlanabilir; yuvarlanabilir zira, zirvelerle çukurlar birbirlerine zıt oldukları halde hep yan yana bulunurlar. İhlâs kulesinin tepesinden düşecek birinin düz bir zemine değil de, derin bir çukura yuvarlanacağının hatırlatılması, değişik bir zaviyeden, zirvelerle çukurların bu beraberliğini vurgular. Onun içindir ki, seyr u sülûkta yolculuk ilerledikçe temkine, teyakkuza daha fazla ihtiyaç duyulagelmiştir. Öyle ki ufuk sezilip de her yanda kurbet esintileri duyulmaya başlayınca, hak yolcusu, daha derin murakabelere dalagelmiş ve sık sık kendini sıfırlamış.. üzerindeki mevhibelerin gelip geçiciliğini düşünerek mahiyetinin bir mazhar değil de bir ayna olduğunu görmeye çalışmış ve "Yâ Hû" soluklarıyla o vâridat ve lütufların kaynağına yönelip üveysî bir edâ ile: "İlâhi Sen Rab'sin bense abd; Sen Hâlık'sın bense mahlûk; Sen Rezzak'sın bense merzuk; Sen Mâlik'sin bense memlûk; Sen Aziz'sin bense zelil; Sen Ganî'sin bense fakir..." demiş ve en büyük pâyenin kulluk pâyesi olduğunu hem de derin bir acz, fakr ve ihtiyaç hissiyle dile getirmiştir.
- tarihinde hazırlandı.