Dr. Senad Agic, Fethullah Gülen Hocaefendi'yi anlatıyor
Onlarda İslamiyet’in mütebessim çehresini görüyorum
1989 yılında, Bosna’daki Müslüman toplumunun lideri, beni, burada, Northbrook’da, Chicago Büyükşehir İslam ve Kültür Merkezi’nde imam olarak görevlendirdi.
Daha sonra, savaşın devam ettiği sıralarda, 1994 yılında, Bosna’nın o zamanki müftüsü, Dr. Mustafa Çeriç, beni, Amerika’da yaşayan Boşnakların baş imamı olarak görevlendirdi. 15 yılı aşkın bir süredir bu vazifeyi yapıyorum.
Sayın Fethullah Gülen’in şahsı, bu büyük ve devasa İslam vücudunun beyni, aklı ve kafası mesabesindedir.
Bosna’da doğdum, orada büyüdüm ve eğitimimi de Saraybosna’da aldım. Gazi Hüsrev Bey Medresesi’nden mezun oldum.
İki ayrı vesile ile Hocaefendi’yi Pennsylvania’da ziyaret etme imkânım oldu ve böylelikle Sayın Fethullah Gülen’i de Hizmet’i de yakından tanıma ayrıcalığını elde etmiş oldum.
Sayın Fethullah Gülen’in takip ettiği yol, Kur’an-ı Kerîm ve hadis ile aynı çizgidedir.
Hocaefendi, insanların yalnızca kendileri için yaratılmadığını idrak etmiştir.
Hocaefendi, örnek alınası bir hayat yaşıyor ve onu tamamıyla taklit edebilmek imkânsız çünkü çıtayı o kadar yükseltmiş ki sıradan bir insan kolaylıkla o noktaya erişemez.
O, gerçek manada fedakâr bir insan. O, bütün zamanını, enerjisini, bütün insanî kaynaklarını başkalarının iyiliğine adayan bir insandır.
Görebildiğimiz kadarıyla, onun geride bırakacağı miras, çoğu insandakine benzer şekilde maddî bir surette olmayacak.
Geride evler, arabalar, arsalar bırakmayacak. Onun mirası Peygamberane bir miras olacak. Peygamberler geriye maddî bir zenginlik bırakmadılar; onlar geriye irfan bıraktılar.
Dolayısıyla, bu açıdan bakınca, Sayın Fethullah Gülen de peygamberlerin, özellikle de Hz. Muhammed’in (sas) yolundan gidiyor.
Sayın Fethullah Gülen’in ve öncülük ettiği hareketin dünyaya en büyük katkısı, evrensel bir anlam taşıyan, evrensel bir çağrışım oluşturan en önemli katkısı, vazife alanını tek bir grubun sınırlarına hapsetmemesidir.
Yürüttüğü çalışmalarını, yalnızca Müslüman dairesi ile sınırlandırmıyor, vazife alanını yalnızca Türkiye ile kısıtlamıyor, aksine, evrensel bir vazife alanı geliştiriyor.
Dünyanın yaklaşık 160 ülkesinde bulunan eğitim kurumları, başlı başına, bu hareketin, Sayın Fethullah Gülen’in öncülüğünde, ne kadar büyük bir başarıyı yakalamış olduğunu anlatmaya yetiyor.
İnsanların kendi kendine yetebilmesi, güzel meslekler edinebilmesi açısından, uzun vadede, çok büyük önem arz eder. Dolayısıyla, Sayın Fethullah Gülen’in ve Hizmet’ in çalışmalarında görülen en büyük katkının eğitim olduğu anlaşılıyor.
Amerika’da yaşadığım 20 yılı aşkın süre içinde, çalışmalarını Sayın Fethullah Gülen ve Hizmet Hareketi’nden daha büyük bir coşku ile yürüten, onlardan daha fazla yardımsever ve ümit vaat eden bir hareket ya da bir şahıs tanımadım.
Uzun bir süredir, İslam dünyası, bir başın, bir beynin yokluğunu çekiyordu. Ve en azından benim fikrime göre, Sayın Fethullah Gülen’in şahsı, bu büyük ve devasa İslam vücudunun beyni, aklı ve kafası mesabesindedir.
Onu takip edenler de, ucundan tuttukları projelerle İslamiyet’in güzel yanını göstermeye, mütebessim çehresini yansıtmaya gayret ediyorlar. Bu da bize büyük bir umut veriyor.
- tarihinde hazırlandı.