Prof. Dr. Safvet Mustafa Haliloviç, Fethullah Gülen Hocaefendi'yi anlatıyor
Hocaefendi, Rabbanî yönü açık bir şahsiyet
Fethullah Gülen Hocaefendi’nin bazı kitaplarını okudum. Siyer alanında, tasavvufi alanda ve farklı alanlarda yazdığı birçok eseri Arapça ve Boşnakça tercümelerinden okudum.
Gerçekten çok etkilendim. Bu kitapları okuduğumda müellifinin derin bir ilmi birikime sahip olduğunu daha iyi anladım. Hocaefendi, özellikle Allah sevgisi ve Resulullah muhabbeti üzerinde şiddetle duruyor. Eserinde kanaatimce İslami hükümler üzerinde durmaktan çok, genellikle İslam’ın ruhuna, İslami değerlere vurgu yapıyor. Ahlaki açıdan, şuur açısından konuya yaklaşıyor. Bu da çok önemli.
Kendisi coşkun bir his dünyasına sahip, dolu bir insan. Gerçekten coşkun duygulara sahip. Onun öğrencileri, onu seven Hizmet gönüllüleri de aynı şekilde ve onlar da Bosna’da, Balkanlar’da, Afrika’da ve birçok coğrafyada bu şuurla hizmetlerini gerçekleştiriyor. Samimiyetle, ihlas şuuruyla bunu yapıyorlar. Çünkü ihlas ve samimiyet olmazsa bu başarılar olmaz. Onun öğrencileri, onu sevenler, Moritanya’ya, Burkina Faso’ya gidiyorlar. Ve İstanbul gibi Ankara gibi güzel şehirleri geride bırakıyorlar.. Bazen 50 derece sıcağa katlanarak oralarda yaşıyorlar.. Beraberlerinde ailelerini götürüyorlar, çocuklarını götürüyorlar. Bu hicreti gerçekleştirenler, Fethullah Gülen Hocaefendi’nin imanî ve Rabbani terbiyesinden geçmiş insanlardır. Bana sorarsanız, Hocaefendi’nin en önemli özelliği Rabbani olmasıdır. Cenâb-ı Hakk’ın azametini tefekkür etmene vesile oluyor. Ona daha yakın olmana vesile oluyor.
Elbette Fethullah Gülen Hocaefendi’nin metodundan da bahsetmek gerekir. Bizler İslami hareketlerde birçok metoda şahit olduk. İslam dünyasından Bosna’ya da birçok fikir ve ilim adamı gelmektedir. Ancak genel olarak çoğunun sloganlar yönetmekte olduğunu görüyorum. Bidatlerden sıyrılamadıklarını görüyorum. Sloganlar yöneltiyorlar. Mesela “Hüküm yalnız Allah’ındır” gibi sloganlar. Bosna’da bir atasözü var, benzeri Mısır ve Sudan’da da kullanılmaktadır. Der ki “boş tüfekle ava gidilmez”. Sloganlar attığında aslında hedef haline gelmiş oluyorsun. Öyleyse öncelikli olarak temel üzerinde çalışmak gerekiyor. Altyapıyı oluşturmak gerekiyor. İnsanlara güzel ahlakı öğretmek gerekiyor. İslami terbiyeyi vermek gerekiyor. Birçok alanda mesela medya alanında iyi gazeteciler yetiştirmek, sinemada iyi yönetmenler yetiştirmek, İslam’ı gerçek anlamda anlatacak filmler yapmak gerekiyor. Hukuk alanında insanlara ihtiyacımız var. Edebiyat alanında, teknoloji alanında ve toplumu ilgilendiren birçok alanda. İşte Hocaefendi bu geniş altyapıyı, bu temeli oluşturmuştur. Böyle olunca gerçekleştirilen bütün faaliyetler hayırlara vesile olmaktadır. Aksi halde sloganlar yönetmek bu altyapıyı temeli oluşturmadığımız zaman bir anlam ifade etmeyecek, sorunlarımızı da çözemeyecektir.
Safvet Mustafa Haliloviç, Zenitsa Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi / Bosna Hersek
- tarihinde hazırlandı.