Prof. Dr. Muhammed Harrubat, Fethullah Gülen Hocaefendi'yi anlatıyor
Gönüllere ve ruhlara hitap eden bir şahsiyet
Bana göre Fethullah Gülen Hocaefendi’nin düşünceleri, dar kalıplara sıkışıp kalan düşünceler değildir. O’nu farklı kılan kalplere ve ruhlara hitap etmesidir.
Bu çok önemlidir. Çünkü insanın sırrı ruhundadır. İnsanın ruhuna hitap eden onu kazanır. Buradan hareketle diyebilirim ki; Fethullah Gülen Hocaefendi’nin söylemi ruha ve kalbe yöneldi. Çünkü ruh ve kalp insanın var oluş nedenidir. Onurlu bir hayat sürdürmesinin garantisidir. Peygamberimiz (sas) şöyle buyurmaktadır: “Bedende bir et parçası vardır. O parça iyi ve sağlam olursa bütün beden sağlam olur. Bu parça bozuk olursa bütün beden bozuk olur. Biliniz ki, o et parçası kalptir.” Evet, Fethullah Gülen Hocaefendi’nin bütün ürettikleri kalplere gıdadır. Hizmetleri kalplere gıdadır. Ebi Talib bin Kaysî el-Mekkî’ nin ‘Kûtu’l-Kulûb’ adlı bir kitabı vardı yani “kalplerin gıdası..” İşte Hocaefendi’nin düşünceleri ve kitapları da kalbini doyurmak, kalbini temizlemek ve kalbî huzura kavuşmak isteyenler için bir gönül gıdasıdır.
Efendimiz’in sünneti ve siyer, Sonsuz Nur kitabında bir araya geliyor. Sonsuz Nur’un büyük bir kısmı Efendimiz’in hayatını anlatmaktadır. Efendimiz’in doğumu, evlenmesi, peygamberliği, diğer siyer kitaplarındaki gibi Efendimiz’in geçtiği bütün merhaleler bu kitapta da mevcut. Ancak kitabın diğer siyer kitaplarından ayrılan tarafı ise Fethullah Gülen Hocaefendi’nin siyeri gönül gözüyle ruh gözüyle okumasıdır. Çünkü okuma iki çeşittir. Biri normal gözlerle okumak bunu herkes yapabilir.
Ancak gönül gözüyle okumak özel bir okuma türüdür. Buna herkes sahip olamaz. Siyeri nasıl yorumladığın ve nasıl okuduğun çok önemlidir. Bu siyer herhangi bir insanın hayatını anlatmıyor. Kâinatın iftihar tablosunun (sas) hayatını anlatıyor. Bu kitapla, Efendimiz’in hayatını okuduğumuzda sanki Hocaefendi okuyucuya diyor ki sana düşen, kendi sîretini Efendimiz’in sîretini örnek alarak yaşamaktır. Evet, siyer geniş bir alan ve herkes ondan gerektiği gibi faydalanamayabilir.
Dolayısıyla âlim siyerle insanlar arasında bir aracı olur. İşte Fethullah Gülen Hocaefendi bunu yaptı. O siyer-i Nebevi ile günümüz dünyası arasında durdu. Böylece siyer-i nebevinin ruhu onun aracılığıyla günümüz insanına en güzel şekilde intikal etti.
Hadis alanında çalışmalar yapan birisi olarak ben, Hocaefendi’nin Sonsuz Nur kitabında, hadislerde geçen hadiselerin, sahnelerin nasıl bir üslupla anlatıldığı konusunda araştırmaların yapılması gerektiğine inanıyorum.
Olayları nasıl bir üslupla anlattı, bu hadislerden nasıl dersler ve deliller çıkarttı? Bunların araştırılması gerekiyor. Hadislerden ümmeti ilgilendirmeyen çıkarımlar yapabilirsin, belki de söz konusu hadis, geçmiş kavimleri ilgilendirmektedir. Fakat Resul-ü Ekrem Efendimiz (sav)’in hadisinden bugün insanların faydalanabileceği dersleri nasıl çıkartabiliriz. Hocaefendi bunun cevabını vermiştir.
Prof. Dr. Muhammed Harrubat, Kadı İyâz Üniversitesi / Fas
- tarihinde hazırlandı.