Prof. Dr. Hasan Mekkî, Fethullah Gülen Hocaefendi'yi anlatıyor
Ümmetin derdiyle dertlenen bir şahsiyet
Fethullah Gülen Hocaefendi, ismiyle müsemma bir şahsiyettir. Cenâb-ı Hak bazen en önemli sırrını en zayıf fıtrata sahip insana yerleştirmiştir.
Diğer yandan İmam Zemahşerî, Enfâl Sûresi’nin 17. ayeti olan ‘Attığın zaman sen atmadın, Allah attı’ ayetini tefsir ederken, fiilin insan eliyle yapıldığına ancak etkileme ve gerçekleştirmenin Allah’ın takdiri olduğuna işaret etmektedir.
Bazen aynı görüş iki farklı insan tarafından zuhur eder. Biri kalabalıklar tarafından teveccüh görür ama hatalıdır. Diğeri ise tam tersidir ama isabetlidir. Hangisinin isabetli, hangisinin etkili ve tesirli olacağını da Allah nasip eder. Fethullah Gülen Hocaefendi -Allah ömrünü uzun eylesin- ayetin tabiriyle okunu attı. Bu ok, Allah’ın izniyle hedefini buldu, kalplere ferahlık ve genişlik getirdi. Hocaefendi’nin yazdıklarından ve kitaplarından şunu anladım ki; Muhammedî nur onu sarıp sarmalamıştır. Bu nur benliğini sarınca onu, dünyadan alıkoydu ve tek derdi, î’lây-ı kelimetullah ve ümmetin derdi oldu.
Nur-u Muhammedî, O’nu dünyadan ve dünyevi lezzetlerden uzaklaştırdı. Kendisini hizmete adayarak bütün ömrünü Kur’an’a ve Efendimiz’in yoluna vakfetti. Evlenmedi, ticaretle ve dünyevi işlerle ilgilenmeyi hiç düşünmedi. Bütün bunların neticesinde zannediyorum Türkiye’de ve İslam âleminde manevi hayata dair değişimlere ve gelişmelere vesile oldu. Dünyanın her tarafında, halkın teveccühünü kazanan okulların açılmasına, basın yayın kuruluşlarının tesis edilmesine vesile oldu.
Diğer yandan Hizmet Hareketi, farklı kültür seviyelerinde insanlara hitap etmeyi başarmış bir projedir. Ötekileştirmeden, dışlamadan, insanları hak ve hakikatin çatısı altında, kolektif şuur etrafında birleştirmeyi başarmıştır. Dolayısıyla diyebilirim ki Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi aklıyla ve kalbiyle herkesi kucaklamış büyük bir şahsiyettir.
Yaşadığımız çağda manevi hayatımızı kirleten birçok etken vardır. Kitle iletişim araçlarından tutun birçok etken var. Din âlimleri de bunun farkındadır. Ancak Fethullah Gülen Hocaefendi, insanlar ne kadar yanlış yola saparlarsa sapsınlar özlerinde taşıdıkları Muhammedî nurla doğru yolu bulacaklarına samimiyetle inanmıştır. Dolayısıyla Hocaefendi hüsn-ü zan üzerine bina edilen ince bir anlayışla, hoşgörülü ve birleştirici bir üslupla, kendisine has bir tarzla, müminleri bu nurun etrafında kenetlenmeye davet etmektedir.
Buradan hareketle diyebilirim ki Hocaefendi, talebeleriyle birlikte bu dinin mirasına sahip çıkmıştır. İslam medeniyetinin rengârenk çiçeklerle bezeli bahçesinden kaynağını almıştır. O, düşünce dünyasını, Fahreddin er-Razi’yle, İbn-i Kesir’le, Abdülkadir Geylani’yle, Mevlânâ Celâleddîn Rumi’yle, İmam Malik’le, İmam Şafi’yle ve daha nice büyük âlimlerle örgülemiştir. Böylesine bir iman bahçesinde dolaşmıştır.
Prof. Dr. Hasan Mekkî, Uluslararası Afrika Üniversitesi Rektörü / Sudan
- tarihinde hazırlandı.