Allah’ı Anlatmada İlimleri Kullanmanın Yol Açabileceği Üç Önemli Muhatara

1. İlimler, ilim adına ilim yapmak için ve çalım satarak anlatılmaz. Evet orijinalite yapma hava ve edâsı içinde Kur’ân ve îman adına ilmî hakikatlerden bahsedilmez. Böyle bir tavır, anlatan için günah olacağı gibi, dinleyen için de zarardan hâli kalmayacaktır.. çünkü böyle bir yaklaşım gizli gizli muhatabı mat etme, ilzam etme, susturma ve bilgisizliği içinde hapsetme gayesi taşıyacaktır. Muhatap da, bu tavır karşısında, toparlanma, bilgisini takviye etme ve susturulmayı hazmedememiş olmanın verdiği hisle mukabil hamleye hazırlanma ihtiyacı duyacaktır.

2. İslâm dünyasının son yüzyılda maruz kaldığı yıkımın ve çok mühim şahısların bile içine yuvarlandığı fikrî, ruhî krizin temelinde bir bakıma, pozitif ilimler karşısında aşağılık kompleksine kapılma yatmaktadır. Evet, "şu ilmî hakikat Kur’ân’da da geçiyor; İslâm bunu 14 asır önce ortaya koymuş" gibi aşağılık kompleksinden kaynaklanan tavır ve davranışlar içine girmek, Kur’ân ve îman adına büyük bir hatadır. Bu öyle bir durum ki, biz de zaman zaman aynı hataları işlemiyor ve falan Amerikalı, filan Avrupalı bilim adamından destek aramıyor değiliz. Dolayısıyla da, Kur’ânî ve imanî hakikatları, henüz nihaî hakikatlara varamamış ilimlerin terazisinde tartmak sûretiyle en büyük hatayı irtikap etmiş oluyoruz. Günümüzde ilimleri ön plâna alıp, Kur’ân’ı ikinci plânda düşünmek ve O’nun sanki ilimlerin tezkiye ve tebriesine muhtaçmış gibi gösterilmesi o kadar yaygın ki, görüp duydukça insan kahrolup gidiyor.

3. Fenâ fi’l-ilm, yani ilimde fâni olup, Allah (cc), kalplerimiz ve vicdanlarımızda unutulmamalıdır. Hep ilimlerle meşgul olup, vicdan ve kalbin katmanlarına seferler tertip edememe insanı maddeci ve natüralist bir kabuk içine sıkıştırabilir. İlimleri birer süpürge, anahtar, basamak ve vasıta bilip, yerli yerince kullandıktan sonra onlardan sıyrılamamak, kalben ve ruhen terakkiye mânidir. Evet, bir noktadan sonra herşeyi bırakıp doğrudan Kur’ân’ın aydınlatıcı tayfları altında kalbin nurlu ikliminde yürümek, mesafe almak ve Allah (cc)’a îmanla başbaşa kalmak esas olmalıdır.

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2024 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.