Mü’minin Derdi
Mü'minin derdi, insanların kalblerine Allah'ı yerleştirme olmalıdır. Ancak bunun gerçekleştirilmesi, mü'minin üzerine vazife değildir. Cenâb-ı Hak (celle celâluhu) dilediği insanın kalbine imanı koyar, dilemediğine de koymaz. Mü'mine düşen asıl vazife, insanlarla Allah arasındaki engelleri kaldırıp kalbleri imana hazırlamaktır. Her mü'min, insanların üzerindeki küfür baskısını bertaraf etmeye çalışmalı; bakış zaviyesi bulanmış olanların bu hâlini düzeltmek için çaba sarfetmeli; onların imana girmelerine engel teşkil edebilecek gurur, kibir ve zulüm gibi mâniaları bertaraf etmeye çalışmalıdır ki, Kur'ân'ın âyetleriyle desteklenen konular da bunlardır. Nitekim, Efendimiz başta olmak üzere enbiyâ-i izâmın vazifelerinin sadece "tebliğ" olduğu hakikati, Kur'ân'ın on iki değişik yerinde anlatılmaktadır. Meselâ, "Resûle düşen şey sadece tebliğdir." (Mâide sûresi, 5/99.) âyeti buna misal teşkil eden âyetlerden sadece biridir ve bu mesajın nebilerin şahsında mü'minleri de içine aldığı izahtan vârestedir.
- tarihinde hazırlandı.