Vicdanın gereği
Bize vicdan denen bir mevhibe bahşedilmiş ki, bu, bizim en büyük nimetlerimizden biridir. Vicdan, insanı meleklerin önüne geçirecek kadar güçlü ve bir o kadar da önemli bir mekanizmadır. Öyleyse bizler, davranışlarımız itibarıyla hep vicdanımızın mevcudiyetini hissettirecek ölçüler içinde kalmalıyız. Bu itibarla da, bize kötülük edenlere ayniyle mukabele etmemeli. Zira vicdan insanına Kur’ân, kötülüğü iyilikle savmayı emretmektedir.[1]
Herkes karakterine, düşünce yapısına ve ahlâkî anlayışına göre hareket eder.. hareketlerimizin, karakterlerimizin aynası olduğunu unutmamalıyız.
Yılan ısırır, akrep sokar, canavar saldırır, köpek salya atarsa kınanmaz; “O, bunun karakterinin gereğidir.” denilir. Aynı zamanda köpeğin bize karşı takındığı tavır, onun bizi ısırması veya paçalarımıza saldırması, bizim de ona aynı şekilde karşılık vermemizi gerektirmez.. gerektirmez zira biz o değiliz...
[1] Bkz.: Mü’minûn sûresi, 23/96; Fussilet sûresi, 41/34.
- tarihinde hazırlandı.