Sürekli Murakabe ve Muhasebe
İnsan, yaptıklarını sürekli düşünerek, murakabe ve muhasebede bulunarak yapmaz, terk ettiklerini, aynı şekilde düşünerek terk etmezse, her zaman için yanılabilir. O bakımdan, en iyi, belki en kabule şayan gördüğümüz amellerimizde dahi bir bit yeniği olabileceğini nazara almalıyız.
Kimsenin olmadığı, sizi de görmediği bir yerde tek başınıza yaşıyor, her gece kalkıp 100 rekat namaz kılıyor, başınız secdede, Rabbin huzurunda gözyaşı döküyorsunuz; evet bunda bile bir bit yeniği olabilir. Belki de, içinizde, bu yaptığım, geç de olsa bir gün duyulur" mülâhazası; şimdi ben yapayım da, bir gün bundan haberdar olup, bahsedenler çıkar düşüncesi olabilir. Eğer bu derece bir murakabe yoksa, insan her zaman için yanılabilir. Evet, en yanılmayacağınızı zannettiğiniz yerde bile yanılabilirsiniz. Kulluk, bir manâda sürekli iç münakaşa, insanın kendisiyle, nefsiyle olan kavgasıyla gerçek derinliğini bulur. Ubûdiyet, ubûdet, üzerinden sürekli geçilen işlek bir yolu ağır paletlerle bastırma ve düzeltme, sonra gelip yeniden bastırma ve düzeltme, sonra yeniden, sonra yeniden.. hiç durmamacasına bastırma ve düzeltme demektir. Ama herkes bunu kendi nefsi adına yapmalıdır; başkaları hakkında aynı şekilde düşünülür, onların ibadetlerinde nefsin payı olabileceği gibi bir sû-i zanna gidilirse, Allah korusun, bu da öldürücü bir zehir ve korkunç bir yanılma demektir. İhtimal başkaları, sizin yakalamaya, avlamaya çalıştığınızı çoktan yakalayıp, avlamışlardır da, sizin haberiniz yoktur."
- tarihinde hazırlandı.