Haim Dow Beliak, Fethullah Gülen Hocaefendi'yi anlatıyor
Hizmet’teki insanlar beklentisiz
Fethullah Gülen’in, çalışmalarında, insanlara yardım eli uzatma ve dindar olmanın gerçek anlamını kavrama üzerinde durduğu anlaşılıyor.
Her şeyden önce, dindar bir insan, diğer insanlara bir saygı, hürmet, hayranlık ve dostluk hisleriyle yaklaşan bir kimsedir.
Los Angeles şehrinde yaşıyorum, fakat yılın birkaç ayında Polonya’ya gidiyor ve oradaki Musevî toplumla birlikte çalışmalar yapıyorum. Hizmet Hareketi’nin çok ciddi bir yanı olduğunun da farkındayım, ama bir kulak verdiğinizde, Hizmet’ ten bir insan ile karşılaştığınızda duyacağınız ilk şeyin, “Bir çay alır mısın? Baklavaya ne dersin? İnsan insana bir ilişki kuralım.” olduğunu göreceksiniz.
Sayın Gülen ile bizzat tanışma imkânım olmadı fakat kendisinin yazdığı makaleleri okudum. Daha da önemlisi, anlattıklarından etkilenen insanları tanıdım.
Dolayısıyla, Sayın Gülen, bu konuda Hizmet gönüllüleri için bir ilham kaynağı olmuştur; aynı zamanda, dostluk toplantılarına katılan insanlar da hem Türkiye hem de farklı ülkelerdeki bu insanların çalışmalarını görme imkânı bulmuştur.
Hizmet Hareketi’nden insanları ilk tanıdığınız zaman bir hesap kurma ya da beklentiye girme eğilimi pek görmezsiniz.
Seni buyur ederler, kucak açarlar, sofralarına davet edilirsin, arkadaşlıklarını ortaya koyarlar ve böylelikle bir güven oluşturulur. Bunun, varlığına çok az rastladığımız bir durum fakat aslına çok kilit bir nokta olduğunu düşünüyorum. Dünyanın çoğu yerinde, acaba bu insan niye bana arkadaşça davrandı, niye cömert davrandı, gibi bir algı var. Oysa Hizmet Hareketi’nin en can alıcı noktalarından birisi, insanları bu şekilde sıcak karşılamalarıdır.
Hizmet Hareketi İslam’ın geniş bir yansımasıdır, çünkü hepimizin bildiği gibi, İslam tek bir noktadan ibaret değil, çok büyük bir binadır.
Hizmet Hareketi de, yalnızca, farz-ı misal, Türkiye’den gelen insanların iyiliğini gözetmiyor, o, insanların, yaşayan bir inanç olarak İslamiyet’i anlamalarını istiyor.
Hizmet Hareketi ile bağlantısı olan okullarda doğrudan İslamiyet üzerine bir eğitim verilmiyor, ama öğrenmeye, fen bilimlerine, modern dünyanın faydalarına saygı duymak nev’inden ahlakî değerler öğretiliyor.
Hizmet’ in İstanbul’daki bir hastanesinde bulunan insanlarla görüştüğümüzde, hastanenin bir eğitim kurumu olduğunu gördüm.
Doktorların, hemşirelerin, idarenin hep birlikte, ulvî bir amaç için birlikte çalıştıklarını hissediyorsun.
Çoğu Hizmet kurumunda da bu havayı, saygı içerisinde birlikte çalışan bir toplumun havasını sezebiliyorsun.
Hizmet Hareketi’nin gelişim serüvenini anladığım kadarıyla, Türkiye’de, biraz para kazanıp hayat geçindirmede en minimum seviyenin üstüne çıkıp ellerinde biraz ekstra olduğunu gören kimseler, Sayın Gülen’e akıl danışmaya başlamışlar.
Onun da cevabı şu olmuş: Birkaç arkadaş ile bir araya gelin, okul açın; arkadaşlarınızı toplayın ve insanlığın faydasına olan bir iş yapın.”
- tarihinde hazırlandı.