Prof. Dr. Ahmed el-Mehârizî, Fethullah Gülen Hocaefendi'yi anlatıyor
Sonsuz Nur
Değerli hocamız, Fethullah Gülen'in Sonsuz Nur kitabı Siyer-i Nebevi okumada yeni bir bakış açısı kazandırıyor.
Farklı bir anlayış, yepyeni bir metot getiriyor. Aslında Hocaefendi, Efendimiz'in hayatının, zamanı, mekânı ve beşeri aklı aşan yönüne odaklandı. Evet, yüce Peygamber'in hayatını algılamak için mesafeleri aşmamız gerekiyor. Onun hayatının bir yansıması olan, zamanı ve mekânı aşan Sîretini kavrayabilmemiz için yaşadığı çağı idrak etmemiz gerekiyor. Onun mübarek hayat-ı seniyyelerine dalıp, nebevî sîretin taşıdığı nurdan ilhamlar almamız icap ediyor. İşte Hocaefendi bunu yaptı. Kapsamlı bir şekilde Sîret-i Nebi'ye odaklandı. Ve bu Sîretten Müslümanların yolunu aydınlatacak bir anlayış çıkarttı.
Başka bir deyişle Hocaefendi, kalbiyle, aklıyla, ruhuyla, Efendimiz'in yaşadığı döneme bir seyahat yaptı. O'nun atmosferini yaşadı. Bu atmosferden metinler çıkardı, Siyeri çıkardı. Siyer-i Nebevi' nin yamaçlarında bir ömür yaşadı. Bedeniyle, ruhuyla, aklıyla.. Böylece Efendimiz'in hayatı O'nda daha önce kimseye nasip olmayan birçok sırrın inkişaf etmesine vesile oldu. Bu bütüncül, vasatî bir anlayışla kaleme alınan, "Seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik" şiarını destur edinen Sonsuz Nur Eseri bana göre büyük önem taşımaktadır. Hocaefendi bu eserle, risâletin, İslam'ın Allah tarafından bahşedilen, sönmeyen sonsuz bir nur olduğuna işaret ediyor. Kim Allah'ın nurunu söndürebilir ki? Kimse söndüremez. Öyleyse bu, sonsuz bir nurdur. O halde bizler bu sonsuz nuru nasıl yaşayacağız. Nasıl bu nurdan feyizler alacağız. Çünkü bu öyle bir nur ki, ne kadar yaklaşırsan ondan o kadar istifade edersin. Ondan ne kadar uzaklaşırsan istifaden o ölçüde az olur. İşte Hocaefendi bu sonsuz nura yaklaştı. Bu nur onda büyük sırlara mazhar oldu. Bunları da kitabına yansıttı.
Bu kitap, Müslümanlarla Efendimiz arasında ciddi bir etkileşime vesile olmuştur. Aynı zamanda bu etkileşim Müslüman olmayanların, âlemlere rahmet olan Peygamber Efendimiz'i daha iyi tanımaları açısından büyük bir fırsat olmuştur. Dolayısıyla diyebiliriz ki Hocaefendi yeni, derinlikli bir bakış açısıyla, Siyer'i okudu. Etkileyici bir metotla da okuyuculara sundu. Okur bu kitabı okuduğunda içinde bir huzur hissediyor. Bu çok önemli.. İnsan sadece bir biyografi okumuyor, aynı zamanda bir insanın nasıl inşa edildiğine şahit oluyor. Allah'ın yeryüzünde halife olarak yarattığı, yeryüzünü imar eden insanı okuyor. Aklıyla kulluğa ermiş insanı okuyor, imanıyla düşünen, başkası için yaşayan, mefkûresi olan insanı okuyor. Bu okuma neticesinde Ümitle ve güzelliklerle bezeli insanın inşa sürecini görüyor Efendimiz'in hayatından ilham alarak yepyeni bir perspektif kazanıyor.
Dolayısıyla bu önemli kitap, geçmişte yazılanların bir hülasası ve özü niteliğindedir. Ondan sonra yazılacaklar için de bir kapı aralamıştır.
Prof. Dr. Ahmed el -Mehârizî, Kadı İyâz Üniversitesi / Fas
- tarihinde hazırlandı.