Yananlar
Yananlar yanar durur, tıpkı ocaklar gibi,
Âteşi rûha vurur, her dalgası bir tipi...
Muzdarip olan inler, şimdilik o ağlasın;
Dertli sînesin dağlar, rûhsuz ne sanar sansın!
Bahis açma gamsızdan, içime sis saçılır;
Nefes et kardan-buzdan, gözüm-gönlüm açılır...
Çoğunda yürek paslı, ölmeden ölüp gitmiş..
Bedende rûhlar yaslı, sanki işleri bitmiş.
İnâyet ola Hak’tan, nabızda teklemeler;
Şapa oturmuş çoktan, her dem emeklemeler.
Azme kement vurulmuş, yiğitlikten yok eser;
Yorulmazlar yorulmuş, diri ölüden beter.
Başını yere koyup, inlesin inananlar;
Ağlasın hakkı duyup gönlünde uyananlar..!
Sızıntı, Ağustos 1991, Cilt 13, Sayı 151
- tarihinde hazırlandı.