Hacamat (kan aldırmak)
Efendimiz’de (sallallâhu aleyhi ve sellem) çok sık baş ağrısı olur; hemen her ağrı esnasında başını sımsıkı sarar ve halkın içine öyle çıkarlardı.[1] Bazen, kan aldırdıkları da olurdu.[2] O devrin kan aldırma tekniği şöyleydi:
Kan alınacak yer önce tıraş edilir, sonra yarılır ve boynuza benzer bir aletle kılcallardan kan nefesle çekilirdi. Efendimiz’in (sallallâhu aleyhi ve sellem) bu davranışından kan aldırmanın sünnet olduğu hükmü çıkar mı, çıkmaz mı onun üzerinde ayrıca durulabilir. Fakat şurası bir gerçek ki Allah Resûlü (sallallâhu aleyhi ve sellem), daha çok başı ağrıdığı zaman tedavi maksadıyla kan aldırırlardı.[3] Tabi, her zaman başka gayeler için kan aldırması da söz konusu olabilir. Bizim de başımız çok ağrıdığında tedavi için veya daha başka maksatlar için kan aldırabiliriz. Kan aldırırken, Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) dönemindeki tekniği uygulayacağız diye bir şart da söz konusu değildir. Bugün tıp ilminde geçerli teknik ve usûllerden yararlanmak daha uygun olabilir.
İnsan, vücudunun ihtiyacı olmayan kanı bir başkasına kendi irade ve ihtiyarıyla verebilir, fakat kat’iyen satamaz. Sadece kanın değil, diğer uzuvların da satılması kesinlikle haramdır.
[1] Buhârî, cuma 29, menâkibü’l-ensâr 11; et-Taberânî, el-Mu’cemü’l-kebîr 11/263; el-Beyhakî, es-Sünenü’l-kübrâ 6/371.
[2] Buhârî, cezâaü’s-sayd 11, tıb 15; Müslim, hac 87.
[3] Buhârî, tıb 15; Müslim, menâsik 35; Ahmed İbn Hanbel, el-Müsned 3/267.
- tarihinde hazırlandı.