Ciddiyet Üzerine

Ciddiyetsiz ve lâubâlî insanların, ibadetlerinde de ciddiyet yoktur. Böyle bir insan, belki namaza durduğu zaman ciddi gibi görünebilir; fakat eğer, iç dünyasında, kalp ve vicdanında ciddiliğe ulaşamamışsa, o sadece yıldız görünme sevdasında bir ateş böceğidir. Uzun zaman da böyle görünebilmesi mümkün değildir. Karakterler gizlenemez. Her insan, er veya geç karakterinin muktezasını mutlaka yerine getirir. Meğer ki ciddiyet onda değişmeyen bir karakter haline gelmiş olsun! Temrin ve sıkı kontrolle bu seviyeyi yakalamak mümkündür. Eğer böyle bir temrin ve kontrol varsa olma', 'görünme'nin önüne geçer... Aksine bir serçe uzun müddet tavus kuşu olarak arz-ı endam edemez. Evet insan, şuurun ve zihinaltının çocuğudur. Onlardan kaçıp kurtulamaz.

Mes'eleyi şöyle toparlayabiliriz: İçte ihsan olmalı ki, dışta itkan olsun! Dış, daima içten destek almalıdır. İnsanın iç dünyası ciddi olmalı ki, bu onun dış dünyasına da sirayet etsin.

Hz. Ömer, hilafet makamına tavsiye edilen büyük bir sahabe için şöyle demiştir: 'Denilen kişi her yönüyle hilafete layıktır. Ancak şakası biraz fazladır. Halbuki hilafet, bütünüyle ciddiyet isteyen bir mes'eledir.'

İnsanları idare durumunda hilafet, ciddiyet ister de, yeryüzünde Cenâb-ı Hakk'ın temsilcisi olma manasına hilafet ciddiyet iktiza etmez mi?

Allah huzurunda, O'nun boynu tasmalı bir kulu olma mevzuunda gerekli ciddiyeti elde edememiş bir insan, diğer hususlarda nasıl ciddi olabilir ki?

Büyük cihadda muvaffak olan bir insanın ekseriyet itibariyle küçük cihadı da kazanması muhakkak ve mukadderdir. Fakat, büyük cihadda kaybeden insanın, küçük cihadda kazandığı hiç görülmemiştir. Öyleleri, iş ve hizmeti bir yere kadar götürseler bile neticeye varmaları mümkün değildir.

Bu itibarladır ki, cihadı sağda-solda diyalektik yapmaktan ibaret görenler, şayet anlattıklarını ne ölçüde tatbik ettiklerini kontrol etmiyorlarsa, bu takdirde sadece vakit öldürüyor ve bir de kendilerini aldatıyorlar demektir. İçlerini zabt u rabt altına alamamış, riyanın burnunu kıramamış, fahrı ayaklarının altında ezememiş, başkalarına iş buyurmayı ve gösteriş yapmayı omuzlarından silkip atamamış insanların yaptığı dış müdahaleler, huzursuzluk kaynağı olmak ve gürültü çıkarmaktan başka bir mana ifade etmeyecektir. Öte yandan, mes'eleyi yalnız manevî cihad şeklinde ele alıp 'Kendi kavgamı vermeden, başkalarıyla uğraşmam doğru olmaz' diyerek bir köşeye çekilenler, çekilip nefsine derece kazandırmayı her şeyin üstünde görenler ve dışa karşı verilen kavgaya iştirak etmeyenler ise, en hafif ifadeyle İslâm'ı 'yogileştirme' gayretine düşmüşler demektir.

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2024 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.