Tâlî Prensip veya Vasıtaların Aslî Prensipler Haline Gelmemesi İçin
Her hareketimizde Allah'ın rızasını kazanma, a'zamî takva, a'zamî zühd, a'zamî ihlâs ve a'zamî velâyet hedef olursa, bu anlayışa bağlı olarak sürdürülen faaliyetlerde, inşa-Allah şaşma olmaz. Evet, eğer kalb balansı iyi ayarlanır, kalb ibresi hep bunları gösterirse, inşa-Allah bahsi edilen vartalara düşülmez. Aksi halde, sapma ihtimali her zaman için söz konusu olabilir.. kalbler hemen kayıverir; onun içindir ki, günde, sünnet namazlar dahil 40 defa, Allah'tan hidayet dileğinde bulunuyoruz. Farkına varmadan bir takım ruhsatlar hayat tarzımız, fer'i düsturlar ana düsturlar haline gelmiş olabilir; olabilir de, biz yine kendimizi hiçbir şey olmamış gibi, Sırat-ı Müstakîm üzerinde görebiliriz. Bu konu, sürekli murakabe, sürekli muhasebe ve çok dikkat isteyen bir husustur. Zaten, sık sık ifade edildiği gibi, Efendimiz'in (sav), Büyük Cihad" adını verdiği bu çabada muvaffak olamayan, diğer hususta da muvaffak olamaz. Dinin, ırzın, malın, neslin, aklın korunması adına, mukaddeslerimiz adına mücadele vermek bir cihadsa, hem bu cihad, hem de emr-i bi'l-ma'ruf nehy-i ani'l-münker, İslâm'ın korunmasında iki önemli müeyyidedir; iki surdur bunlar; fakat yine de 'küçük cihad'ın şümulüne girer. O bakımdan, nefsimizle, arzularımızla, kendi düşüncelerimizle, yani kendimizle mücadelemizde istikamet kaybına uğramamamız gerekir."
- tarihinde hazırlandı.