Ağlamanın Ehemmiyeti
Ruhu besleyen bir diğer önemli dinamik göz yaşlarıdır. Hakk rahmetinin insan gözünde damla damla olmasıdır gözyaşları. Dilin, duygunun ve gönlün el ele, yüz yüze birleştiği, iç içe girdiği anın çiçekleşmesi üzerinde jaledir gözyaşları... Cennet hurilerinin kulaklarındaki küpeler, göz damlalarının yanında toprak kadar aşağı ve değersiz kalır..!
Gözyaşı, ihlâs ve samimiyet sahibi bağrı yanık ve ciğeri kebap insanlar için bir boşalma ameliyesidir. Gözyaşları dünyada, dayanılmaz hale gelen aşk ateşinin ızdırabını bir nebze dindirirken, Âhiret'te de Cehennem'in alevlerini söndürecek tek iksirdir. onun içindir ki Allah: Rasulü (sav), bu mevzû da şöyle buyururlar: ''Mahşerde, Cehennem'in kıvılcımlarının insanları kovaladığı hengâmda, Cebrail Aleyhisselam elinde bir bardak suyla görünür. Ona, 'Bu ne?' diye sorarım ve bana şöyle cevap verir: 'Bu, mü'min kulların Allah korkusuyla ağlayıp gözlerinden döktükleri gözyaşlarıdır ve şu korkunç kıvılcımları söndürecek tek şeydir'.
Yine bir başka hadislerinde Efendimiz (sav), Allah korkusuyla gözyaşı dökmeyi, cephede düşmanı kollayıp, içimize sızmasına engel olan mücahidin nöbetine denk tutar. "İki göz Cehennem'i görmez" buyurur ve meâlen devam eder: '"Biri Allah korkusundan ağlayan göz, diğeri de, millet ve ülkenin maruz kaldığı tehlikeler karşısında yüreği atan ve nereden, hangi gedikten düşman içimize sızacak, hangi planda bizi tahrip edip çürütecek diye nöbet bekleyen göz." Yani, dışarıda dışı, içeride içi gözetleyen gözler ne mübarektir. Evet, iç fetihle dış fetih birbirine müsâvidir.
Şair İkbal, bir yüksek toplulukta, ruhların huzurunda, Nebiler Sultanı'na: ''En muteber hediye'' deyip, bir bardak şehit kanı takdim etmişti. Ben, gökler ötesi o ali meclise çağrılsaydım, günahına ağlamış kimselerin gözyaşlarını alır götürürdüm.
- tarihinde hazırlandı.