Kâmet

Kâmet

Abdest, ezan ve eda ettiği sünnetlerle üçüncü adımını atan insan, nâmesi sûzişin bir müezzinin kalkıp kemal-i samimiyetle Allah’a teveccüh ederek getirdiği kâmetle son hazırlığını yapar ve onunla son bir kere daha coşar. Burada bir hususu istidradi olarak arz etmek gerekirse, kâmet getirme esnasındaki ses ve sadâ, bizdeki ürperme buudunu biraz daha derinleştirmek için bir esas teşkil ediyorsa makbuldür; yoksa musikinin akışına kişinin kendisini kaptırıp gitmesi matlup ve makbul değildir. Bir ilâhi ya da mevlid okurken de alınacak ölçü budur. Önemli olan sesin gırtlaktan aşağı inmesi, sesle birlikte insanın içinin ve vicdanının inlemesidir. İşte bu esaslar çerçevesinde müezzin tarafından getirilecek kâmet, sizin imdadınıza koşacak ve farza durma ânında bir kere daha sizi coşturacaktır.

Evet, müezzin kâmetle birlikte yeniden bir kere daha ezanı tekrar eder ve ilave olarak,قَدْ قَامَتِ الصَّلَاةُ  “Dikkat edin, namaz başlıyor!” uyarısını yapar ve farza başlanır. Farz ise kulun, Cenâb-ı Hakk’ın tecellileri ile bütünleşeceği bir an ve bir keyfiyettir.

Namaz, Kâmet