Geleceği Kuracak İnsanın Dikkat Edeceği Hususlar
Bugün, bazı kesimleri itibarıyla insanımız, aynı duygu, aynı düşünceyi taşıdığı, aynı ruh hâletini paylaştığı veya paylaşma durumunda olduğu halde; evet onca fasl-ı müştereke rağmen, beklendiği ölçüde müspet davranamıyor, hatta yer yer çarpıklıklara, menfîliklere giriyorsa, bunlar onun gerçek mânâda mü'min olamayışında aranmalıdır. Hakikî mü'min, hangi kalıp içinde olursa olsun, ne şekilde tersliklere çekilirse çekilsin davranışları hep îman televvünlü, hareketleri de düşünce yörüngeli olmalıdır..
Bu itibarladır ki, geleceğin dünyasını kurmayı plânlayan yeryüzü mirasçıları nasıl bir dünya inşa etmek istediklerinin ve bu dünyanın îmârında ne türlü cevherlerin kullanılması lazım geldiğinin şuurunda olmalıdırlar ki, kendi elleriyle yaptıkları şeyleri daha sonra yine elleriyle yıkma mecburiyetinde kalmasınlar. Bizim, bin küsur senelik hayatımızın mânâ kökleri ve temel esasları bellidir. Geleceğin ışık mimarları, hareket dinamizmlerinin yanında, düşünce güçlerini de kullanarak, dinî ve millî hayatımızı, üzerine binâ edecekleri târihî dinamiklerin, esneklik, enginlik ve evrenselliğinden tam yararlanarak, kitap, sünnet ve selef-i sâlihînin sâfiyâne içtihatları mahfuz, çağın idrak, üslup ve anlayışına göre, bir kere daha İslâm'ın sesini almaya, bakış zaviyesini yakalamaya, nabzını tutup, kalbini dinlemeye çalışmalıdırlar ki, "ba'sü ba'de'l-meut" yolunda, berzah hayatı yaşamasınlar. Bu da her şeyden evvel, nefsâniliğin bütün baskı ve dürtülerinden uzaklaşarak rûhânîliğe açılmaya ve dünyayı ötelerin intizar salonu görüp bilmeye bağlıdır. Diğer bir ifadeyle, ibadetlerimizdeki kemmiyeti keyfiyetle derinleştirmeye.. evrâd u ezkârdaki riyâzîlikten doğan eksikliği niyet ve hulûsla nâmütenâhîleştirmeye.. duâ, münâcât ve yakarışlarımızda, bize bizden daha yakın bir varlığa yalvarıyor olma marifet, saygı ve temkiniyle gerçekleşebilecektir. Bunu da ancak, namazı, mi'râca yürüyor gibi duyanlar, orucu, ilâhî bir gizlilik içinde halvete koşuyor gibi hissedenler, zekâtı, bir emanetçi ve tevzî memuru gibi yerine getirip "oh!" diyenler, haccı, İslâm dünyasının problemlerini görüşmek üzere evrensel bir konferansa, hem de ruh ve kalbin, ötelerin nûrâniyet ve mehâbetini rasat edebileceği bir zeminde evrensel bir konferansa iştirak ediyor gibi yaşayanlar anlayabilir.
- tarihinde hazırlandı.