Milletimizin Yakın Tarihi-2

Son bir iki asırdan beri devam edegelen terslikler yüzünden, milletin mecâlsiz bakışlarında hayret dolu bir sabır, dehşetle tüllenen bir şefkat, endişe tüten bir temkin, dudaklarında duâ ve yüreğinde heyecan eksik olmadı.. ve mevcut şartlar itibâriyle de eksik olacağa benzemiyor. O, şu anda da en amansız hafakanların pençesinde köpürüp dururken, kendi kendine: "Oturup ölümümü mü beklesem, kalkıp bir çare mi arasam, Hakk’a yönelip yakarışa mı geçsem, yoksa teselli buutlu şu mevcut çarelerle yoluma devam mı etsem?" diye mırıldanıyor.. ve mânâlı-mânâsız insiyakların gel-gitleri arasında çalkalanıp duruyor. Onun bu çaresizlik ve inkisârına karşılık, günübirlikçiler, gününü gün etme sevdâsında; yığınlar, olabildiğince sorumsuz, sorumsuz oldukları kadar da insan ve imkân israfı içinde; din ve millet düşmanlarında her müspet hamleyi baltalama gayreti; her zaman aldanabilen kitlelerde ise, bir orada, bir burada yüzüp-gezmeler.. işte insanımızın yakın geçmişi itibâriyle makus kaderi!